|
Category |
Turkish |
English |
|
| Common Usage |
|
| 1 |
Common Usage |
ev hanımı |
housewife n.
|
|
Tom's mother is a housewife.
Tom'un annesi bir ev hanımı.
More Sentences
|
| 2 |
Common Usage |
ev sahibi |
landlord n.
|
|
Tom was evicted by his landlord for not paying rent.
Tom kirayı ödemediği için ev sahibi tarafından tahliye edildi.
More Sentences
|
| 3 |
Common Usage |
ev kadını |
housewife n.
|
|
Is your mother a housewife?
Annen bir ev kadını mı?
More Sentences
|
| 4 |
Common Usage |
ev hayvanı |
pet n.
|
|
She kept various kinds of pets.
Çeşitli ev hayvanları besliyordu.
More Sentences
|
| 5 |
Common Usage |
ev |
house n.
|
|
If a house burns down, the owners should be insured.
Eğer bir ev yanarsa, ev sahipleri sigortalanmalıdır.
More Sentences
|
| 6 |
Common Usage |
ev |
home n.
|
|
Prime Minister, work to ensure that people feel at home again in Europe.
Başbakan, insanların Avrupa'da kendilerini yeniden evlerinde hissetmelerini sağlamak için çalışın.
More Sentences
|
| 7 |
Common Usage |
ev sahibi |
host n.
|
|
In January I said that you could be good hosts for the Convention, because you had not expressed your opinion.
Ocak ayında Kongre için iyi bir ev sahibi olabileceğinizi söylemiştim, çünkü görüşünüzü ifade etmemiştiniz.
More Sentences
|
| 8 |
Common Usage |
ev ödevi |
homework n.
|
|
The Commission did likewise; it too has done its homework, unlike the Council.
Komisyon da aynı şeyi yapmıştır; Konsey'in aksine o da ev ödevini yapmıştır.
More Sentences
|
| General |
|
| 9 |
General |
ev sahibi |
homeowner n.
|
|
The angry homeowner wanted his house repainted.
Kızgın ev sahibi evinin yeniden boyanmasını istedi.
More Sentences
|
| 10 |
General |
ev sahibi |
landlady n.
|
|
Our landlady has lowered the rent.
Ev sahibimiz kirayı düşürdü.
More Sentences
|
| 11 |
General |
ev halkı |
household n.
|
|
The whole household was up and ready for the trip.
Tüm ev halkı ayakta ve yolculuk için hazırdı.
More Sentences
|
| 12 |
General |
ev |
household n.
|
|
Similarly, we very often deal with water in our jobs and households.
Benzer şekilde, işlerimizde ve evlerimizde sıklıkla su ile uğraşıyoruz.
More Sentences
|
| 13 |
General |
yüzen ev |
houseboat n.
|
|
Tom lives on a houseboat.
Tom bir yüzen evde yaşıyor.
More Sentences
|
| 14 |
General |
ev |
residence n.
|
|
Sami left his residence to go to work.
Sami işe gitmek için evinden ayrıldı.
More Sentences
|
| 15 |
General |
ev sahibesi |
hostess n.
|
|
The hostess couldn't possibly put up with his arrogance.
Ev sahibesi muhtemelen onun küstahlığına tahammül edemedi.
More Sentences
|
| 16 |
General |
ev sahibi |
householder n.
|
|
Is the householder at home?
Ev sahibi evde mi?
More Sentences
|
| 17 |
General |
ev |
place n.
|
|
We’re meeting at my place for drinks.
Bir şeyler içmek için benim evimde buluşacağız.
More Sentences
|
| 18 |
General |
ev aletleri |
household appliances n.
|
|
Octa is mainly used in plastic office equipment and in components of household appliances.
Octa esas olarak plastik ofis ekipmanlarında ve ev aletlerinin bileşenlerinde kullanılır.
More Sentences
|
| 19 |
General |
prefabrik ev |
prefabricated house n.
|
|
We offer low-cost prefabricated houses.
Düşük maliyetli prefabrik evler sunuyoruz.
More Sentences
|
|
|
| 20 |
General |
ev sahibesi |
landlady n.
|
|
If we pay the rent to the landlady, we won't have any money for food; we are between the devil and the deep blue sea.
Biz ev sahibesine kirayı ödersek, yiyecek için hiç paramız olmayacak; iki arada bir derede.
More Sentences
|
| 21 |
General |
ev arkadaşı |
flatmate n.
|
|
I'm your flatmate Paul.
Ben ev arkadaşınız Paul.
More Sentences
|
| 22 |
General |
ev işi |
domestic work n.
|
|
I'd rather not do domestic work.
Ev işi yapmamayı tercih ederim.
More Sentences
|
| 23 |
General |
ev |
housing n.
|
|
Turkey is housing 4 million Syrian refugees and planning to relocate some of them in the areas it takes control of in northern Syria.
Türkiye dört milyon Suriyeli sığınmacıya ev sahipliği yapıyor ve onlardan bir kısmını Suriye'nin kuzeyinde kontrolünü sağlayacağı bölgelere yeniden yerleştirmeyi planlıyor.
More Sentences
|
| 24 |
General |
ev işi |
housework n.
|
|
She spent the afternoon doing housework.
Öğleden sonrasını ev işi yaparak geçirdi.
More Sentences
|
| 25 |
General |
ev kadını |
homemaker n.
|
|
The homemaker vacuumed the carpet.
Ev kadını halıyı süpürdü.
More Sentences
|
| 26 |
General |
ev |
dwelling n.
|
|
The women endured hard labor in smoky dwellings and suicide was not uncommon.
Kadınlar dumanaltı evlerde ağır işlere katlanıyorlardı ve intihar nadir bir durum değildi.
More Sentences
|
| 27 |
General |
ev arkadaşı |
housemate n.
|
|
I'm excited for my housemate's birthday party tomorrow.
Ev arkadaşımın yarınki doğum günü partisi için heyecanlıyım.
More Sentences
|
| 28 |
General |
ev hanımları |
housewives n.
|
|
A part-time job is convenient for housewives.
Yarı zamanlı bir iş ev hanımları için uygundur.
More Sentences
|
| 29 |
General |
günlük ev işi |
chore n.
|
|
That is one of my daily chores.
O benim günlük ev işlerimden biri.
More Sentences
|
| 30 |
General |
ev bilgisayarı |
home computer n.
|
|
Tom enjoys reading doom porn websites and now our home computer is infected.
Tom porno siteleri okumayı seviyor ve şimdi evdeki bilgisayarımıza virüs bulaştı.
More Sentences
|
| 31 |
General |
ev |
house n.
|
|
We shall not get far if we do not put our own house in order first.
Önce kendi evimizi düzene sokmazsak fazla uzağa gidemeyiz.
More Sentences
|
| 32 |
General |
ev |
home n.
|
|
We must provide good guidance for refugees returning home.
Evlerine dönen mülteciler için iyi bir rehberlik sağlamalıyız.
More Sentences
|
| 33 |
General |
satılık ev |
house for sale n.
|
|
They advertised a house for sale.
Satılık ev ilanı verdiler.
More Sentences
|
| 34 |
General |
yazlık ev |
summer house n.
|
|
The Danish summer house protocol contributes to the good relationship between Danes and Germans.
Danimarka yazlık ev protokolü Danimarkalılar ve Almanlar arasındaki iyi ilişkilere katkıda bulunmaktadır.
More Sentences
|
| 35 |
General |
yazlık ev |
holiday home n.
|
|
Those who have a holiday flat or even a holiday home are affected by this.
Yazlık dairesi ve hatta yazlık evi olanlar bile bu durumdan etkilenmektedir.
More Sentences
|
| 36 |
General |
maket ev |
model house n.
|
|
I made model houses.
Maket evler yaptım.
More Sentences
|
| 37 |
General |
ev sahibi |
host n.
|
|
Our hosts were gracious and hospitable, we had useful discussions and we have a huge amount in common.
Ev sahiplerimiz nazik ve misafirperverdi, faydalı tartışmalar yaptık ve çok sayıda ortak noktamız var.
More Sentences
|
| 38 |
General |
ev erkeği |
househusband n.
|
|
Tom is a househusband.
Tom bir ev erkeğidir.
More Sentences
|
| 39 |
General |
ev kiralama |
renting a house n.
|
|
Tom is planning on renting a house on Park Street.
Tom, Park Caddesi'nde bir ev kiralamayı planlıyor.
More Sentences
|
|
|
| 40 |
General |
ev otomasyonu |
home automation n.
|
|
We call these home automation scenarios, and here are some examples.
Bunlara ev otomasyonu senaryoları diyoruz ve işte birkaç örnek.
More Sentences
|
| 41 |
General |
ev sahibi aile |
host family n.
|
|
My host family often advises me.
Ev sahibi ailem bana sık sık tavsiyelerde bulunur.
More Sentences
|
| 42 |
General |
ev ödevi |
homework assignment n.
|
|
Tom asked Mary to help John with his homework assignment.
Tom, Mary'den John'a ev ödevinde yardım etmesini istedi.
More Sentences
|
| 43 |
General |
ev sahipleri |
landlords n.
|
|
Tokyo landlords are in a panic because the real estate market went soft.
Tokyo'daki ev sahipleri panik içinde çünkü emlak piyasası güç kaybetti.
More Sentences
|
| 44 |
General |
ağaç ev |
log house n.
|
|
Close your eyes and picture a log house.
Gözlerinizi kapatın ve bir ağaç ev hayal edin.
More Sentences
|
| 45 |
General |
(yeni eve taşınmış aileye getirilen) ev hediyesi |
housewarming gift n.
|
|
I brought you a little housewarming gift.
Sana küçük bir ev hediyesi getirdim.
More Sentences
|
| 46 |
General |
ev tozu |
house dust n.
|
|
Tom is allergic to house dust.
Tom ev tozuna karşı alerjisi vardır.
More Sentences
|
| 47 |
General |
kırmızı ev |
red house n.
|
|
The red house is new.
Kırmızı ev yeni.
More Sentences
|
| 48 |
General |
büyük ev |
big house n.
|
|
He's in debt to the bank because he bought that big house.
O büyük evi satın aldığı için bankaya borcu var.
More Sentences
|
| 49 |
General |
(temizlik vs gibi) ev işleri |
household chores n.
|
|
Tom's mother relies heavily on him to do her shopping and household chores.
Tom'un annesi onun alışverişini ve ev işlerini yapması için ona çok güveniyor.
More Sentences
|
| 50 |
General |
ev işleri |
chores n.
|
|
I helped Tom do some chores.
Tom'a bazı ev işlerinde yardım ettim.
More Sentences
|
| 51 |
General |
güzel ev |
nice house n.
|
|
This is one of the nicest houses I've ever seen.
Bu şimdiye kadar gördüğüm en güzel evlerden biri.
More Sentences
|
| 52 |
General |
ev hanımı anne |
stay-at-home mom n.
|
|
Tom wanted Mary to be a stay-at-home mom.
Tom Mary'nin bir ev hanımı anne olmasını istedi.
More Sentences
|
| 53 |
General |
perili ev |
haunted house n.
|
|
Did you spend the night at the haunted house?
Geceyi perili evde mi geçirdiniz?
More Sentences
|
| 54 |
General |
ev yapımı dondurma |
homemade ice cream n.
|
|
There's nothing like a dish of homemade ice cream.
Bir tabak ev yapımı dondurma gibisi yoktur.
More Sentences
|
| 55 |
General |
ev kadınları |
housewives n.
|
|
My mother had none of the mod cons which are available to today's housewives.
Annem bugünün ev kadınlarının sahip olduğu hiçbir modern kolaylığa sahip değildi.
More Sentences
|
| 56 |
General |
ev hanımı |
homemaker n.
|
|
The homemaker vacuumed the carpet.
Ev hanımı, halıyı elektrik süpürgesiyle temizledi.
More Sentences
|
| 57 |
General |
ev sahibi topluluk |
host community n.
|
|
It has helped host communities to accept and integrate uprooted families.
Ev sahibi toplulukların, yerlerinden edilmiş aileleri kabul etmelerine ve entegre etmelerine yardımcı olmuştur.
More Sentences
|
| 58 |
General |
ev ofis |
home office n.
|
|
The home offices have now become a separate space in the houses.
Ev ofisleri artık evlerin içinde ayrı bir mekan halini aldı.
More Sentences
|
| Common Usage |
|
| 59 |
Common Usage |
ev sahibesi |
mistress n.
|
|
| 60 |
Common Usage |
ev sahipliği |
home ownership n.
|
|
| 61 |
Common Usage |
ev veya aileye ait |
household adj.
|
|
| General |
|
| 62 |
General |
ev hayatı için uygun hale getir |
make fit for domestic life n.
|
|
| 63 |
General |
ev bark |
household n.
|
|
| 64 |
General |
iki katlı ev |
duplex house n.
|
|
| 65 |
General |
ev idaresi |
domestic sciences n.
|
|
| 66 |
General |
ev tipi yıkama ve kurutma |
domestic washing and drying n.
|
|
| 67 |
General |
ev ve aile mabutları |
penates n.
|
|
| 68 |
General |
ev |
settlement n.
|
|
| 69 |
General |
ev oturma salonu |
lounge n.
|
|
| 70 |
General |
ev sigortası |
household insurance n.
|
|
| 71 |
General |
ev basma |
home invasion n.
|
|
| 72 |
General |
ev ödevi |
assignment n.
|
|
| 73 |
General |
ucuz ev |
cheesy condo n.
|
|
| 74 |
General |
ev putu |
lar n.
|
|
| 75 |
General |
ev sahipliği |
landlordism n.
|
|
| 76 |
General |
ev dekorasyonu |
house decoration n.
|
|
| 77 |
General |
ev |
inhabitation n.
|
|
| 78 |
General |
ev |
habitation n.
|
|
| 79 |
General |
ev ve okul |
home and school n.
|
|
|
|
| 80 |
General |
bütün odaları arka arkaya sıralanan tek bir oda genişliğindeki ev |
shotgun n.
|
|
| 81 |
General |
ev |
dwelling place n.
|
|
| 82 |
General |
ev |
hootch n.
|
|
| 83 |
General |
ev eşyaları |
houseware n.
|
|
| 84 |
General |
ev |
maison n.
|
|
| 85 |
General |
belli bir ücretle ev işlerini yapmak için tutulan kadın |
servant n.
|
|
| 86 |
General |
genelde ev yapımında ve yakıt olarak kullanılacak ağaç yetiştirmek için ayrılan alan |
woodlot n.
|
|
| 87 |
General |
ev halkı |
house n.
|
|
| 88 |
General |
ev eğlence sistemleri |
home entertainment systems n.
|
|
| 89 |
General |
bir duvarı bitişik ev |
semidetached house n.
|
|
| 90 |
General |
ev ev dolaşarak satış yapan satıcı |
door salesman n.
|
|
| 91 |
General |
ev kedisi |
house cat n.
|
|
| 92 |
General |
geniş ev |
spacey home n.
|
|
| 93 |
General |
ev yemeği |
homemade food n.
|
|
| 94 |
General |
ev şekline sokulmuş veya ev gibi kullanılan tekne |
houseboat n.
|
|
| 95 |
General |
ev |
abode n.
|
|
| 96 |
General |
bekçi (sahibi yokken malikane/ev vb'ne bakan) |
caretaker n.
|
|
| 97 |
General |
rüstik ev |
lodge n.
|
|
| 98 |
General |
ev halkı |
family n.
|
|
| 99 |
General |
yüzen ev |
dahabeah n.
|
|
| 100 |
General |
ev ödevi |
school assignment n.
|
|
| 101 |
General |
ev içi şiddet |
domestic violence n.
|
|
| 102 |
General |
ev kirası |
house rent n.
|
|
| 103 |
General |
ev gibi olan |
homeyness n.
|
|
| 104 |
General |
ev aletleri |
domestic appliances n.
|
|
| 105 |
General |
ev ve eklentileri |
homestead n.
|
|
| 106 |
General |
kiralık ev |
house to let n.
|
|
| 107 |
General |
yarı müstakil ev |
semidetached house n.
|
|
| 108 |
General |
ev eşyası |
household goods n.
|
|
| 109 |
General |
ev bilgisayar ağları |
home computer networks n.
|
|
| 110 |
General |
ev idaresi |
domestic economy n.
|
|
| 111 |
General |
ufak tefek ev işi |
chore n.
|
|
| 112 |
General |
ev |
pad n.
|
|
| 113 |
General |
ev |
crib n.
|
|
| 114 |
General |
ev halkı |
menage n.
|
|
| 115 |
General |
ev vb oturma |
occupancy n.
|
|
| 116 |
General |
ev tipi yıkama ve kurutma işlemleri |
domestic washing and drying procedures n.
|
|
| 117 |
General |
ev ekonomisi |
domestic economy n.
|
|
| 118 |
General |
ev partisi |
house party n.
|
|
| 119 |
General |
domuz ağılı gibi pis ev (oda) |
pigsty n.
|
|
| 120 |
General |
ev köpeği |
house dog n.
|
|
| 121 |
General |
elektrikli ev aletleri |
household electrical appliances n.
|
|
| 122 |
General |
ev hayatı |
domesticity n.
|
|
| 123 |
General |
ev işlerini yapan kadın |
housekeeper n.
|
|
| 124 |
General |
ev eşyası taşıma firması |
mover n.
|
|
| 125 |
General |
ev elbisesi |
undress n.
|
|
| 126 |
General |
büyük ve güzel ev |
dome n.
|
|
| 127 |
General |
tek göz ev |
boxy house n.
|
|
| 128 |
General |
ev halkı |
householder n.
|
|
| 129 |
General |
ev ve çevresindeki arazi |
homestead n.
|
|
| 130 |
General |
ev |
accommodation unit n.
|
|
| 131 |
General |
ev işlerinde aşırılı dikkatlilik |
housewifeliness n.
|
|
| 132 |
General |
ev kuşu |
homebody n.
|
|
| 133 |
General |
ev idaresi |
housewifery n.
|
|
| 134 |
General |
ev/bina soyma |
burglary n.
|
|
| 135 |
General |
karavan tipi ev |
motorhome n.
|
|
| 136 |
General |
ev bark sahibi |
family man n.
|
|
| 137 |
General |
ev idaresi |
housekeeping n.
|
|
| 138 |
General |
ev sağlama |
housing n.
|
|
| 139 |
General |
ev hırsızlığı |
breaking and entering n.
|
|
| 140 |
General |
ev halkı |
folks n.
|
|
| 141 |
General |
mobil ev |
mobile home n.
|
|
| 142 |
General |
ev kırlangıcı |
house martin n.
|
|
| 143 |
General |
ev bilimi |
domestic science n.
|
|
| 144 |
General |
ahır gibi ev |
pigsty n.
|
|
| 145 |
General |
ev sıhhi tesisatı |
household sanitation n.
|
|
| 146 |
General |
ev |
dwelling house n.
|
|
| 147 |
General |
ev işleri |
menage n.
|
|
| 148 |
General |
iç dekorasyonda ev bitkileri |
house plants in interior decoration n.
|
|
| 149 |
General |
ev halkından biri |
domiciliar n.
|
|
| 150 |
General |
ev tekstili endüstrisi |
household linens industry n.
|
|
| 151 |
General |
ev köpeği |
domestic dog n.
|
|
| 152 |
General |
kiralık ev |
tenement n.
|
|
| 153 |
General |
özel ev |
private house n.
|
|
| 154 |
General |
ev |
inhabitancy n.
|
|
| 155 |
General |
ev gibi olan |
hominess n.
|
|
| 156 |
General |
ev içi hava kirliliği |
indoor air pollution n.
|
|
| 157 |
General |
ahır gibi ev |
sty n.
|
|
| 158 |
General |
derme çatma ev |
hovel n.
|
|
| 159 |
General |
ev kılığı |
dishabille n.
|
|
| 160 |
General |
küçük ev aletleri |
small home appliances n.
|
|
| 161 |
General |
yoksul ev |
slum n.
|
|
| 162 |
General |
ev hırsızı |
housebreaker n.
|
|
| 163 |
General |
ev bitkileri |
house plants n.
|
|
| 164 |
General |
ev kedisi |
domestic cat n.
|
|
| 165 |
General |
ev işi |
home labor n.
|
|
| 166 |
General |
dubleks ev |
duplex n.
|
|
| 167 |
General |
küçük ev |
cottage n.
|
|
| 168 |
General |
ev idaresi |
menage n.
|
|
| 169 |
General |
ev sahibi devlet |
host state n.
|
|
| 170 |
General |
ev elbisesi |
deshabille n.
|
|
| 171 |
General |
ev tipi |
household type n.
|
|
| 172 |
General |
ahır gibi ev |
hovel n.
|
|
| 173 |
General |
oturan kimse (ev/bina/oda vb'nde) |
occupant n.
|
|
| 174 |
General |
ev elbisesi |
neglige n.
|
|
| 175 |
General |
dubleks ev |
duplex apartment n.
|
|
| 176 |
General |
müstakil ev |
detached house n.
|
|
| 177 |
General |
ev telefonu |
land phone n.
|
|
| 178 |
General |
ev eşyası |
furniture n.
|
|
| 179 |
General |
yazlık ev |
cottage n.
|
|
| 180 |
General |
ev kıyafeti |
housedress n.
|
|
| 181 |
General |
ev atıkları |
domestic sewage n.
|
|
| 182 |
General |
ev |
hangout n.
|
|
| 183 |
General |
ev idaresi |
householding n.
|
|
| 184 |
General |
ev idarecisi |
housekeeper n.
|
|
| 185 |
General |
ev elbisesi |
indoor dress n.
|
|
| 186 |
General |
çoğunlukla geniş saçaklı, küçük, ahşap ev veya bungalov |
chalet n.
|
|
| 187 |
General |
ev içi mesuliyetler |
domestic responsibilities n.
|
|
| 188 |
General |
ev ödevi |
prep n.
|
|
| 189 |
General |
sıraevlere ait ev |
town house n.
|
|
| 190 |
General |
ev elbisesi |
negligee n.
|
|
| 191 |
General |
denize nazır ev |
flat with sea view n.
|
|
| 192 |
General |
ev işleri |
domestic responsibilities n.
|
|
| 193 |
General |
ev |
tenement n.
|
|
| 194 |
General |
ev hasreti çekme |
homesickness n.
|
|
| 195 |
General |
gündelik ev işi |
char n.
|
|
| 196 |
General |
gizlice ev işlerine yardım eden peri |
brownie n.
|
|
| 197 |
General |
papaza tahsis edilen ev (anglikan kilisesinde) |
vicarage n.
|
|
| 198 |
General |
ev idaresi |
family household n.
|
|
| 199 |
General |
yazlık yerlerde veya şehir dışlarında bahçeli, müstakil ev |
villa n.
|
|
| 200 |
General |
elektrikli ev aletleri endüstrisi |
electrical household appliances industry n.
|
|
| 201 |
General |
kooperatif ev |
cooperative housing n.
|
|
| 202 |
General |
ev sahibi ülkenin gözetim ve denetim yetkisine sahip olması |
home country control principle n.
|
|
| 203 |
General |
ev hayatı |
domestic life n.
|
|
| 204 |
General |
küçük ev (çocukların içinde oynadıkları) |
playhouse n.
|
|
| 205 |
General |
küçük ev |
maisonnette n.
|
|
| 206 |
General |
kiralık oda bulunan ev |
lodging house n.
|
|
| 207 |
General |
ev boyama |
house painting n.
|
|
| 208 |
General |
ev yapımı silah |
zip gun n.
|
|
| 209 |
General |
ev |
domicile n.
|
|
| 210 |
General |
ev tipi düdüklü tencere |
domestic pressure cooker n.
|
|
| 211 |
General |
küçük ev |
kondo n.
|
|
| 212 |
General |
özel ev partisi |
private house party n.
|
|
| 213 |
General |
ev bark sahibi |
pater familias n.
|
|
| 214 |
General |
yazlık ev |
summerhouse n.
|
|
| 215 |
General |
ev |
family n.
|
|
| 216 |
General |
yüzen ev |
barge n.
|
|
| 217 |
General |
ev/bina hırsızı |
burglar n.
|
|
| 218 |
General |
ev kıyafetiyle dolaşma |
deshabille n.
|
|
| 219 |
General |
ev ekonomisi |
home economics n.
|
|
| 220 |
General |
ev hırsızlığı |
housebreaking n.
|
|
| 221 |
General |
ev soygunculuğu |
housebreaking n.
|
|
| 222 |
General |
hırsız (ev soyan) |
burglar n.
|
|
| 223 |
General |
küçük ev |
maisonette n.
|
|
| 224 |
General |
ev telefonu |
stationary telephone n.
|
|
| 225 |
General |
kiralık ev |
house for rent n.
|
|
| 226 |
General |
kadınlara ayrılmış ev |
gynoecium n.
|
|
| 227 |
General |
kadınlara ayrılmış ev |
gynecium n.
|
|
| 228 |
General |
ev inşa alanı |
homesite n.
|
|
| 229 |
General |
ev hanımı |
hausfrau n.
|
|
| 230 |
General |
ev adamı |
househusband n.
|
|
| 231 |
General |
ev sağlayıcı |
houser n.
|
|
| 232 |
General |
ev yapımı alkol |
homemade alcohol n.
|
|
| 233 |
General |
ev köpeği |
housedog n.
|
|
| 234 |
General |
ev sahibesi |
hetaerae n.
|
|
| 235 |
General |
ev dekorasyonu |
home improvement n.
|
|
| 236 |
General |
yazlık ev |
privy n.
|
|
| 237 |
General |
yazlık ev |
garden house n.
|
|
| 238 |
General |
ev mühendisliği |
domestic engineering n.
|
|
| 239 |
General |
ev yıkımı |
house demolition n.
|
|
| 240 |
General |
yazlık ev |
summer villa n.
|
|
| 241 |
General |
yazlık ev |
villa n.
|
|
| 242 |
General |
rüyalarındaki ev |
(one's) dream house n.
|
|
| 243 |
General |
ağaç ev |
wooden house n.
|
|
| 244 |
General |
ev arkadaşı |
roomie n.
|
|
| 245 |
General |
ahır ev |
carriage house n.
|
|
| 246 |
General |
ahır ev |
mews house n.
|
|
| 247 |
General |
ev sahibi |
home owner n.
|
|
| 248 |
General |
akıllı ev sistemi |
smart home system n.
|
|
| 249 |
General |
sıralı ev |
terraced house n.
|
|
| 250 |
General |
möbleli ev |
furnished house n.
|
|
| 251 |
General |
eşyalı ev |
furnished apartment n.
|
|
| 252 |
General |
eşyalı ev |
furnished house n.
|
|
| 253 |
General |
möbleli ev |
furnished apartment n.
|
|
| 254 |
General |
ev aleti |
household appliance n.
|
|
| 255 |
General |
ev teknolojisi |
home technology n.
|
|
| 256 |
General |
ev ödevi |
home work n.
|
|
| 257 |
General |
bir evden taşınılırken ev sahibinin kiracıyla beraber yaptığı kontrol |
walk through n.
|
|
| 258 |
General |
bir evden taşınılırken ev sahibinin kiracıyla beraber yaptığı kontrol |
walkthrough n.
|
|
| 259 |
General |
ev sahibi kurum |
host institution n.
|
|
| 260 |
General |
ev işlerine ve çocuk bakımına yardımcı kız |
au pair n.
|
|
| 261 |
General |
yaptığı ev işlerine karşılık bir aile yanında kalan kız |
au pair n.
|
|
| 262 |
General |
halı gibi yumuşak ev eşyaları |
soft furnishing n.
|
|
| 263 |
General |
ev soyma |
burglary n.
|
|
| 264 |
General |
ev ısıtması |
residential heating n.
|
|
| 265 |
General |
ev klima tesisi |
residential air conditioning n.
|
|
| 266 |
General |
ikiz ev |
double house n.
|
|
| 267 |
General |
ayrık ev |
detached house n.
|
|
| 268 |
General |
ayrı ev |
detached house n.
|
|
| 269 |
General |
küçük ev aleti |
small home appliance n.
|
|
| 270 |
General |
ev sinema sistemi |
home cinema system n.
|
|
| 271 |
General |
ev sinema sistemi |
home theater system n.
|
|
| 272 |
General |
ev sinema sistemi |
home theater n.
|
|
| 273 |
General |
ev kullanma suyu |
domestic water n.
|
|
| 274 |
General |
ev sıcak suyu |
domestic hot water n.
|
|
| 275 |
General |
düpleks ev |
duplex house n.
|
|
| 276 |
General |
bahçeli ev |
garden house n.
|
|
| 277 |
General |
ev işi yeteneği |
house-craft n.
|
|
| 278 |
General |
ev dekorasyon firması |
house furnishing-firm n.
|
|
| 279 |
General |
dört odalı ev |
four-roomed house n.
|
|
| 280 |
General |
hımış ev |
half-timbered house n.
|
|
| 281 |
General |
ev yapımı bomba |
home-made bomb n.
|
|
| 282 |
General |
ev yapımı alkol |
home-brew n.
|
|
| 283 |
General |
ev arkadaşı |
flat-mate n.
|
|
| 284 |
General |
toprak damlı ev |
earth-sheltered home n.
|
|
| 285 |
General |
ev ekmeği |
home-baked bread n.
|
|
| 286 |
General |
yeni ev partisi |
house-warming n.
|
|
| 287 |
General |
odaları değişik seviyelerde olan ev |
split-level house n.
|
|
| 288 |
General |
ara sıra kullanım için tutulan ev |
pied-a-terre n.
|
|
| 289 |
General |
bir evden taşınılırken ev sahibinin kiracıyla beraber yaptığı kontrol |
walk-through n.
|
|
| 290 |
General |
iki odalı ev |
two-roomed house n.
|
|
| 291 |
General |
tek ebeveynli ev |
single-parent home n.
|
|
| 292 |
General |
üç odalı ev |
three-roomed house n.
|
|
| 293 |
General |
bitişik ev |
next-door house n.
|
|
| 294 |
General |
yarı müstakil ev |
semi-detached house n.
|
|
| 295 |
General |
harap ev |
hovel n.
|
|
| 296 |
General |
ev bağlantısı |
house connection n.
|
|
| 297 |
General |
iki ailelik ev |
two-family house n.
|
|
| 298 |
General |
iki daireli ev |
two-family house n.
|
|
| 299 |
General |
ev bekçisi |
caretaker n.
|
|
| 300 |
General |
ev soyan hırsız |
burglar n.
|
|
| 301 |
General |
müştemilatlı ev |
messuage n.
|
|
| 302 |
General |
ev bark |
family n.
|
|
| 303 |
General |
kütük ev |
log cabin n.
|
|
| 304 |
General |
çılgın ev partisi |
orgy n.
|
|
| 305 |
General |
yazlık ev |
pavilion n.
|
|
| 306 |
General |
ev |
private house n.
|
|
| 307 |
General |
avlulu ev |
yard-type house n.
|
|
| 308 |
General |
göl kıyısı (ev vb) |
lakefront n.
|
|
| 309 |
General |
tip ev |
type house n.
|
|
| 310 |
General |
tripleks ev |
triplex house n.
|
|
| 311 |
General |
ev aletleri |
home appliances n.
|
|
| 312 |
General |
ev hırsızı |
cat burglar n.
|
|
| 313 |
General |
ev ziyareti |
home visit n.
|
|
| 314 |
General |
ev hırsızı |
housewrecker n.
|
|
| 315 |
General |
ev temizliği |
house cleaning n.
|
|
| 316 |
General |
ev yıkan |
housewrecker n.
|
|
| 317 |
General |
ev soyan hırsız |
housewrecker n.
|
|
| 318 |
General |
ev sanatları ekonomisi |
handicraft economy n.
|
|
| 319 |
General |
ev eşyaları |
household goods n.
|
|
| 320 |
General |
ev idaresi muhasebesi |
household accounts n.
|
|
| 321 |
General |
ev tellalı |
house agent n.
|
|
| 322 |
General |
ev ekonomi muhasebesi |
household accounts n.
|
|
| 323 |
General |
ev ve emlak komisyoncusu |
house agent n.
|
|
| 324 |
General |
ev eşyası |
household furniture n.
|
|
| 325 |
General |
ev endüstrisi |
home industry n.
|
|
| 326 |
General |
ev sahibi kadın |
landlady n.
|
|
| 327 |
General |
iki ev sahibinin belirli bir süre karşılıklı birbirlerinin evlerinde oturması |
home exchange n.
|
|
| 328 |
General |
(iki ev sahibi arasında) ev değiştirme |
house swapping n.
|
|
| 329 |
General |
(iki ev sahibi arasında) ev değiştirme |
home exchange n.
|
|
| 330 |
General |
iki ev sahibinin belirli bir süre karşılıklı birbirlerinin evlerinde oturması |
house swapping n.
|
|
| 331 |
General |
ev sanatları |
domestic crafts n.
|
|
| 332 |
General |
ev tatili |
stay-cation n.
|
|
| 333 |
General |
ev tatili |
stacation n.
|
|
| 334 |
General |
ev hanımlığı |
housewifery n.
|
|
| 335 |
General |
ev vizitesi |
outcall n.
|
|
| 336 |
General |
ev tatili |
staycation n.
|
|
| 337 |
General |
elektrikli ev aleti |
electrical home appliance n.
|
|
| 338 |
General |
ev sandalyesi |
house chair n.
|
|
| 339 |
General |
ev işleri |
housework n.
|
|
| 340 |
General |
ev tipi cihazlar |
household appliances n.
|
|
| 341 |
General |
ev eşyası |
domestic utensils n.
|
|
| 342 |
General |
elektrikli ev eşyası |
electrical household appliance n.
|
|
| 343 |
General |
orman içinde ev |
house in forest n.
|
|
| 344 |
General |
gaz yakan ev tipi pişirici cihazlar |
gas-burning domestic cooking appliances n.
|
|
| 345 |
General |
ev teslimatı |
home delivery n.
|
|
| 346 |
General |
deniz manzaralı ev |
sea view house n.
|
|
| 347 |
General |
ev yapımı tabanca |
zip gun n.
|
|
| 348 |
General |
ev idaresi |
home economics n.
|
|
| 349 |
General |
beraber ev sahipliği yapma |
cohosting n.
|
|
| 350 |
General |
ağaç ev |
log home n.
|
|
| 351 |
General |
metruk ev |
abandoned house n.
|
|
| 352 |
General |
metruk ev |
derelict house n.
|
|
| 353 |
General |
cam ev |
sun parlor n.
|
|
| 354 |
General |
cam ev |
sunroom n.
|
|
| 355 |
General |
cam ev |
sun porch n.
|
|
| 356 |
General |
cam ev |
sun parlour n.
|
|
| 357 |
General |
cam ev |
sun lounge n.
|
|
| 358 |
General |
göl kenarında ev |
lakefront house n.
|
|
| 359 |
General |
göl kıyısında ev |
lakefront house n.
|
|
| 360 |
General |
denize bakan ev |
house facing the sea n.
|
|
| 361 |
General |
göl üstü ev |
pile dwelling n.
|
|
| 362 |
General |
göl üstü ev |
lake dwelling n.
|
|
| 363 |
General |
ayakkabı ev |
shoe house n.
|
|
| 364 |
General |
(19 yy) gündelik ev elbisesi |
tea gown n.
|
|
| 365 |
General |
ev temizlik ürünleri |
household cleaners n.
|
|
| 366 |
General |
normal ev-iş hayatından kopmamış olan alkolik |
a functioning alcoholic n.
|
|
| 367 |
General |
üç katlı ev/bina |
three-decker n.
|
|
| 368 |
General |
yüksek rakımlı bir yerde bulunan ev |
eyry n.
|
|
| 369 |
General |
yüksek rakımlı bir yerde bulunan ev |
eyrie n.
|
|
| 370 |
General |
yüksek rakımlı bir yerde bulunan ev |
aerie n.
|
|
| 371 |
General |
yüksek rakımlı bir yerde bulunan ev |
aery n.
|
|
| 372 |
General |
ev stüdyosu |
home studio n.
|
|
| 373 |
General |
koruyucu ev/aile |
foster home n.
|
|
| 374 |
General |
temiz ev |
clean house n.
|
|
| 375 |
General |
hizmetçinin vb kaldığı ek ev |
lodge n.
|
|
| 376 |
General |
ev/hane halkı |
household n.
|
|
| 377 |
General |
rüya ev |
dream house n.
|
|
| 378 |
General |
ev fiyatları |
prices of houses n.
|
|
| 379 |
General |
akıllı ev teknolojisi |
smart home technology n.
|
|
| 380 |
General |
yeşil boyalı ev |
green painted house n.
|
|
| 381 |
General |
yeşil ev |
green house n.
|
|
| 382 |
General |
mavi ev |
blue house n.
|
|
| 383 |
General |
malikane vb gibi göz alıcı ev |
des res n.
|
|
| 384 |
General |
çevre dostu ev |
environment-friendly house n.
|
|
| 385 |
General |
geri dönüştürülen malzemeler kullanılarak inşa edilen çevre dostu ev |
earthship n.
|
|
| 386 |
General |
ev tekstil ürünleri |
soft furnishing n.
|
|
| 387 |
General |
ev yapımı viski |
home-made whiskey n.
|
|
| 388 |
General |
(müsabaka vb) ev sahipliği |
host n.
|
|
| 389 |
General |
(içi) fare kaynayan ev |
rat-infested house n.
|
|
| 390 |
General |
fare istilasına/işgaline uğramış ev |
rat-infested house n.
|
|
| 391 |
General |
farelerin bastığı ev |
rat-infested house n.
|
|
| 392 |
General |
fareler tarafından basılmış ev |
rat-infested house n.
|
|
| 393 |
General |
tek üniteli mobil/taşınabilir ev |
singlewide mobile home n.
|
|
| 394 |
General |
çift üniteli mobil/taşınabilir ev |
doublewide mobile home n.
|
|
| 395 |
General |
çift üniteli mobil/taşınabilir ev |
double-wide mobile home n.
|
|
| 396 |
General |
tek üniteli mobil/taşınabilir ev |
single-wide mobile home n.
|
|
| 397 |
General |
saman ev |
sod house n.
|
|
| 398 |
General |
bahçeli ev |
house with garden n.
|
|
| 399 |
General |
metruk ev yangını |
derelict house fire n.
|
|
| 400 |
General |
ev işleri becerileri |
homemaking skills n.
|
|
| 401 |
General |
üç katlı ev |
a three-storey house n.
|
|
| 402 |
General |
ev soygunu |
burglary n.
|
|
| 403 |
General |
ev işi |
char n.
|
|
| 404 |
General |
pembe panjurlu ev |
the house with pink shutters n.
|
|
| 405 |
General |
(ev içi) küçük ölçekli üretimi sanayii |
cottage industry n.
|
|
| 406 |
General |
ev hırsızı |
cracksman n.
|
|
| 407 |
General |
sera/gölge ev |
shade house n.
|
|
| 408 |
General |
(özellikle lunaparklardaki) perili yada hayaletli ev |
a spook house n.
|
|
| 409 |
General |
ev tavşanı |
pet rabbit n.
|
|
| 410 |
General |
ev tavşanı |
flopsy n.
|
|
| 411 |
General |
kadınlara ayrılmış ev |
gynaecium n.
|
|
| 412 |
General |
ev terliği |
indoor slippers n.
|
|
| 413 |
General |
ev terliği |
home slippers n.
|
|
| 414 |
General |
ev terliği |
house slippers n.
|
|
| 415 |
General |
yazlık yerlerde veya şehir dışlarında bahçeli, müstakil ev |
garden shed n.
|
|
| 416 |
General |
eşi çalıştığından ötürü ev işlerini yapan koca |
stay at home father n.
|
|
| 417 |
General |
eşi çalıştığından ötürü ev işlerini yapan koca |
house dad n.
|
|
| 418 |
General |
eşi çalıştığından ötürü ev işlerini yapan koca |
stay-at-home dad n.
|
|
| 419 |
General |
eşi çalıştığından ötürü ev işlerini yapan koca |
house-spouse n.
|
|
| 420 |
General |
eşi çalıştığından ötürü ev işlerini yapan koca |
house husband n.
|
|
| 421 |
General |
eşi çalıştığından ötürü ev işlerini yapan koca |
househusband n.
|
|
| 422 |
General |
eşi çalıştığından ötürü ev işlerini yapan koca |
sahd n.
|
|
| 423 |
General |
ev gereçleri |
household items n.
|
|
| 424 |
General |
müstakil ev |
single-detached dwelling n.
|
|
| 425 |
General |
müstakil ev |
single family house n.
|
|
| 426 |
General |
müstakil ev |
separate house n.
|
|
| 427 |
General |
müstakil ev |
single-family detached home n.
|
|
| 428 |
General |
çöp ev |
garbage house n.
|
|
| 429 |
General |
ev veya aile ilişkileri ile ilgili sorunlar |
domestic problems n.
|
|
| 430 |
General |
taş ev |
stone house n.
|
|
| 431 |
General |
ev işlerinde kullanılan bulaşık/çamaşır eldiveni |
rubber gloves n.
|
|
| 432 |
General |
kamıştan/sazdan/ottan çatılı ev/kulübe |
thatched cottage n.
|
|
| 433 |
General |
iki katlı ev |
two-story house n.
|
|
| 434 |
General |
iki katlı ev |
two-storey house n.
|
|
| 435 |
General |
ev sinema odası |
media room n.
|
|
| 436 |
General |
ev sinema odası |
home cinema n.
|
|
| 437 |
General |
ev sinema odası |
home theater room n.
|
|
| 438 |
General |
ev tapusu |
house title deed n.
|
|
| 439 |
General |
ev tapusu |
house deed n.
|
|
| 440 |
General |
ev tapusu |
title deed of the house n.
|
|
| 441 |
General |
ev tapusu |
deed of the house n.
|
|
| 442 |
General |
ev bakımı |
home care n.
|
|
| 443 |
General |
(ev/bina önündeki) çimli alan/bahçe |
front lawn n.
|
|
| 444 |
General |
karavan tipi ev |
motor home n.
|
|
| 445 |
General |
ev rutini/işi |
household chore n.
|
|
| 446 |
General |
(gündelik) ev işi |
household chore n.
|
|
| 447 |
General |
ev vizitesi/ziyareti (doktor) |
house call n.
|
|
| 448 |
General |
vileda (alman ev ve temizlik ürünleri şirketi) |
vileda (german household and cleaning products company) n.
|
|
| 449 |
General |
soyulmaya müsait ev |
burglar-friendly house n.
|
|
| 450 |
General |
hırsızlığa müsait ev |
burglar-friendly house n.
|
|
| 451 |
General |
ağaç ev |
tree fort n.
|
|
| 452 |
General |
ağaç ev |
tree house n.
|
|
| 453 |
General |
kayıp ev hayvanı |
missing pet n.
|
|
| 454 |
General |
ev ödevi |
home assignment n.
|
|
| 455 |
General |
önü bahçeli ev |
house with front garden n.
|
|
| 456 |
General |
önünde bahçe olan ev |
house with front garden n.
|
|
| 457 |
General |
ev satışı |
house sales n.
|
|
| 458 |
General |
havuzlu ev |
pool house n.
|
|
| 459 |
General |
havuzlu ev |
pool home n.
|
|
| 460 |
General |
havuzlu ev |
house with pool n.
|
|
| 461 |
General |
havuzlu ev |
house with a pool n.
|
|
| 462 |
General |
yeni ev |
new house n.
|
|
| 463 |
General |
ev sahipliği yapan topluluk |
host community n.
|
|
| 464 |
General |
gölün oradaki ev |
the house by the lake n.
|
|
| 465 |
General |
göl kenarındaki ev |
the house by the lake n.
|
|
| 466 |
General |
akıllı ev uygulaması |
smart home application n.
|
|
| 467 |
General |
eski ve bakımsız (ev/bina) |
tenement n.
|
|
| 468 |
General |
ev tipi çamaşır deterjanı |
domestic laundry detergent n.
|
|
| 469 |
General |
mantar ev |
mushroom house n.
|
|
| 470 |
General |
kardan ev |
snow house n.
|
|
| 471 |
General |
antik iskoçya ve irlanda'da yapay olarak inşa edilmiş ev veya yerleşim bölgesi |
crannog n.
|
|
| 472 |
General |
sıradan ev |
ordinary house n.
|
|
| 473 |
General |
tek katlı ev |
one-story house n.
|
|
| 474 |
General |
saman ev |
straw house n.
|
|
| 475 |
General |
ev yapımı bira |
home-brew n.
|
|
| 476 |
General |
ev yapımı içki |
home-brew n.
|
|
| 477 |
General |
ev yapımı bira |
homebrew n.
|
|
| 478 |
General |
ev yapımı içki |
homebrew n.
|
|
| 479 |
General |
çukur ev |
pit house n.
|
|
| 480 |
General |
ev ayakkabısı |
house shoes n.
|
|
| 481 |
General |
ayaklı ev |
stilt house n.
|
|
| 482 |
General |
çevre dostu ev |
eco-home n.
|
|
| 483 |
General |
ev insanı |
home person n.
|
|
| 484 |
General |
ev tasarımcısı |
house designer n.
|
|
| 485 |
General |
ev temizliği için piskoposa ayrılmış ödenek |
table rent n.
|
|
| 486 |
General |
(ingiltere) eski ev sahibi ölen kiracının yeni ev sahibine ödediği para |
acknowledgment money n.
|
|
| 487 |
General |
ikinci el ev eşyalarının üzerine etiket koyularak satılması |
tag sale n.
|
|
| 488 |
General |
ikinci el ev eşyalarının üzerine etiket koyularak satılması |
yard sale n.
|
|
| 489 |
General |
ikinci el ev eşyalarının üzerine etiket koyularak satılması |
tag question n.
|
|
| 490 |
General |
önü tek arkası iki katlı ev |
camelback n.
|
|
| 491 |
General |
ev |
tabernacle n.
|
|
| 492 |
General |
yüksek rakımlı bir yerde bulunan ev |
aiery n.
|
|
| 493 |
General |
ev terliği |
carpet slipper n.
|
|
| 494 |
General |
ev terliği |
carpet slippers n.
|
|
| 495 |
General |
ev |
casa [spanish] n.
|
|
| 496 |
General |
küçük ev |
casita n.
|
|
| 497 |
General |
konukevi olarak kullanılan küçük ev |
casita n.
|
|
| 498 |
General |
ev gibi kullanılan duba |
barge n.
|
|
| 499 |
General |
ev |
nest n.
|
|
| 500 |
General |
doğasındaki özenli tarafı ortaya çıkararak, çocuk bakımı ve ev işlerinde eşit sorumluluk alan modern erkek |
new man n.
|
|
